Didimde Çiftçi Toprağını, Balıkçı Denizini Kaybedecek.
DİDİMLİLER ORTAK AKILLA, BİRLİKTE HAREKET ETMEYE DOĞRU…
Didimde Çiftçi Toprağını, Balıkçı Denizini Kaybedecek; Didim’de mevcut haliyle denizi kirleten balık çiftliklerinin daha da çoğaltılmasına ve karada geniş bir alanda balık çiftlikleri ürünlerini işleme organize sanayisi kurulmasına yönelik girişimler son aşamaya gelmiş durumda.
Didimliler, denizimi, havamı, suyumu ve toprağımı kirletme söylemini çığlık halinde dile getiriyorlar… Partiler üstü bir anlayışla ve Didimlilik ortak paydasıyla hareket eden ve bu yönde oluşturulan platform üyeleri Didim ilçemizdeki siyasi parti temsilcileriyle, odalarla, derneklerle görüşmelerine devam ediyorlar.
Didim’in yerel sesi olan yerel gazeteler adına Didim Çalışan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ergun Korkmaz’la görüştük. Yerel gazeteler yerelin gözü ve kulağıdır. Korkmaz çok dolu olmalı ki uzunca anlattı ve şöyle dedi:
Turizm kenti ilan edilen Didim için. Turizm Bakanı, 6 gün önce “Didim bölgesinde iki büyük proje üzerinde çalışıyoruz. Bu projeler doğaya saygılı, geri dönüşüme duyarlı, yatay mimari uygulanmış, 12 aylık turizmin gerektirdiği alt yapı ve ürün çeşitliliğine sahip projelerimiz var” diyor.
Denizde ve karada Balık Çiftlikleri yapılmaması için. 80 bin nüfuslu bir ilçede, 40 bin imza toplanmış. Didisı balık çiftlm’in yarıikleri kurulmasın diye imza veriyor, devletimiz halkın sesini duymayıp, 3-5 rantçının çıkarına arka çıkıyor. 3 -5 rantçı için, devletimiz halkını karşısına almayı tercih ediyorsa. Demek ki balıkçılar ile, siyasilerin ve bürokratlarında duygusal bağlantısı ileri safhalara ulaşmış demektir. Balık çiftliklerinin Didim’in denizine ve havasına vereceği zararı yanında bir de 1662 parsel yani Balık Çiftliklerinin karada yapılacak tesislerinin olduğu yerin tam ortasından geçen Kutsal yol var. Devletimiz, Didim’in denizini önemsemedi diyelim. Aydın’da olduğu gibi, Jeotermallerin uğruna Aydın’ın havasını bozdu. Türkiye’de Oksijeni en yüksek iki yerden bir olan Didim’in havasını mahvetmesine izin vermeyiz de, hadi verdik diyelim.
Sayın Valimiz, 10 Ocak
Gazeteciler Günü dolayısı ile, Aydın’da verdiği yemekte yaptığı konuşmada. Aydın’lıların Tarihi yerleri korumadığından yakındı. Sayın valimize merakımdan soruyorum. Balık Çiftliklerinin yapılacağı 1662 parselin ortasından geçen tarihi yolu 100 yıl, 200 yıl önce yaşayanlar bilirdi.
Bizler bu gün unutmuş olacağız ki, 1. derecede sit alanını, ortasına balık çiftliği yapamaya kalkıyoruz. Sayın Valimiz diyor ki. “Balık çiftlikleri milyonlarca TL./Dolar katma değer üretecek” diyor. Ülkemizin ekonomisini kurtarmak için, Değerlerimizi bu kadar ucuza, 3-5 balıkçıya teslim etmeye değer mi?
Ayrıca 100’e yakın İngiliz hemşerilerimizin de Balık çiftliklerine ve buna bağlı organize sanayinin kurulmasına karşı duruşlarını sergilemek için 14 Ocak ve 16 tarihinde bizimle birlikte olacaklardır.
Sonuç olarak, birlikte hareket edeceğimiz yönünde önemli işaretlerin olmasını Didim adına çok sevindirici buluyoruz… Ayrıca balık çiftliği ve sanayisine karşı Didimlilerin kırkbin imza toplamış olmalarını da çok çok önemli buluyoruz…
Görüşmelerimiz, hiç ayırım yapmadan devam edecektir. Eksik kalan dernek ve kurumlarla görüşmelerimiz de sürecektir… (adresinde, telefonlarında sıkıntı olan bazı derneklerle görüşemedik)
Her şey sağlıklı bir Didim içindir. Havamız, suyumuz, toprağımız, denizimiz kirlenmesin.
Didim’e kıymayın efendiler…
Başka bir Didim yok…
Yazı alıntıdır.Mavi Didim Gazetesi “Didimliler yaşadığı yere sahip çıkıyor”